18 Eylül, 2017

24 Wochen


astrid lorenz, sevgilisiyle yaşayan, bir kızı olan televizyonda program yapan bir komedyen. mutlu bir şekilde hayatını sürdürürken ikinci çocuguna hamile kaldığını öğreniyor. ancak ikinci çocuğu onu çok zor bir tercihle başbaşa bırakıyor. film ikinci yarısında astrid, yanına gelen görevliye sen olsan ne yaparsın diyince, görevli, insanın başına gelmeden tercihi nasıl olur bilemem diyor. bazen, bazı konularda insan çok rahat ahkam kesebiliyor. sebebi, süreci, sonucu bizi etkilemeyen konularda fikrimizi çok rahat beyan edebiliyoruz. oysa o kararlar, problemin içinde olan insan için çok zor olabiliyor. hatta eğer kişiler yeterli olgunluğa sahip olsa bile; astird ve sevgilisinden bunu görüyoruz, aile içinde şiddetli tartışmalara yol açabiliyor. 

filmin bana göre en güzel sahnesi hatta uzun zamandır hiçbir filmde izlemediğim kadar güzel olan sahnesi, astrid'in hastanede masanın üzerinde boş vazoda duran çiçeğe su vermeseydi. hayatta niyahetinde bazen bir karar veriliyor. astrid, radyo programına verdiği röportajda, kararın doğru olup olmadığını söylüyor. her karar doğru ya da iyi olmak zorunda değil aslında. bazen bir kararı vermek zorunda kalırsın ve verirsin. o karar konusunda ahlaki ve etik değerleri tartışmak yersiz olur.

çok etkileyici bir alman filmi. alman filmlerini seviyorum. her ne kadar dillerini konuşma konusunda yeterli becereyi gösteremesem de filmlerini keyifle izliyorum. almanların hakkı genelde birçok konuda verilir ama sinema konusunda haklarının yendiğini düşünüyorum.

Hiç yorum yok: