31 Ağustos, 2017

Dört


ne hissettiğimi ne düşündüğümü toparlayamadığım anlardayım. bu durumda olduğum zaman ne yazacağımı bilemiyorum ama yine de bir şeyler yazmak istiyorum. umarım birazdan yazacaklarım terk edilmiş bir tumblr çocugu havasında olmaz. dayanamam kendimi unfollow ederim.

hayat iyi midir, kötü müdür anlamış değilim. muhtemelen bundan sonra da anlayabileceğimi düşünmüyorum. sorgulamanın, beklenti içine girmenin, hayallerin bir önemi var mı bunları da hala anlamış değilim. sokak köpeği gibi yaşıyorum. benzetme biraz ağır oldu bu yüzden kendi kendime açıklama yapmak istiyorum.

canım ben; aslında sokak köpeği değilsin, oradaki benzetmenin amacı belki avarelik olabilir, yanlış anlama kendini, belki de sahiplenilme isteği… canım benim.

kendi kendime köpek dediğim için üzmeyeyim zaten yeterince üzenler var diyerek kime olduğu meçhul tribi de atayım.

hayat çok acımasız. inanılmaz mutlu bir şekilde yaşarken bir an seni mutsuz edebiliyor. hayatın normal akışı içerisinde olan ama senin başına gelmeyeceğini düşündüğün bir an; hani birisiyle konusurken karşı taraftan hiç beklemediğin bir cevap alırsın ve dumura uğrarsın öyle bir şey işte, ama daha dağıtıcısı; eğer kendine hakim olmazsa allak bullak edicisi. saatte 200 km hızla giderken bir anda lastiğin patlaması ve arabanın takla atması gibi… eğer şanslıysan kurtulursun ama travma sabit kalır. hayatın getirdiği dumurlar da çok şanslısın seni öldürmez ama bir o kadar şanssızsın seni bükülmüş tel gibi yapar. bir daha dümdüz yapamazsın. gece gece baya iyi metafor yaptı.

ben neden bu hallere girdim bilmiyorum ve lafı daha fazla uzatmadan hemen, an itibariyle bu hallerden çıkıyorum. üç gün sonra sofra başında et keseceğim, kıyma çektireceğim bir fanilikte buralarda hayatın amacını sorgulatmam kendime.

03 Ağustos, 2017

Futbol Şiddettir, Futbol Holiganlıktır, Futbol Adam Bıçaklamak mıdır?


Varşova tribünlerinde bu akşam...

"Almanlar, Varşova'da 160 bin kişi öldürdü, bunların içinde binlerce çocuk vardı."



o zaman kosinski'nin boyalı kuş romanından gelsin.

"İnsan olmak büyük bir başarı, önemli bir aşamadır. Herkes, kavgasını içinde taşır. Bunu benimsemek kendi yasalarına göre tek başına kazanmak ya da kaybetmek zorundadır."