04 Ekim, 2017

Frances Ha


daha önce izlemeye başlayıp bırakmıştım. bırakma sebebim de siyah beyaz olmasıydı. eski filmleri değil de yeni çekilen siyah beyaz filmleri pek sevmiyorum. bu yüzden başlar başlamaz kapatmıştım filmi. bu gece ne izlesem diye düşünürken aklıma düştü izleyeyim dedim. film, beraber üniversite okuyan iki arkadaşın, üniversite sonrası hikayesini anlatıyor. 

üniversite sonra düşülen boşluk zor. üniversite boyunca hala ergen bir ruh hali oluyor. anca üniversite sonrası yetişkenler dünyasında adım atıyorsunuz. para kazanmaya, düzen kurmaya, aile yapınıza göre onlardan gelecek olan istekler cevaplanmaya mecbur kalınıyor. bunları yapamazsanız ağır bir sorumluluğu yerine getiremediğiniz için bir sıkıntı haline girebiliyorsunuz. frances bu sıkıntıya girmiyor. aslında tam olarak girmiyor diyemeyiz. içinde bulunduğu durumun farkında olsa da hala motivasyonunda bir şey kaybetmeyip, hayatın onu süreklediği gibi değil de, hayat içerisinde kendisi olmak istiyor. yetişkinlerin dünyasında güçlü kalabilmek mesele. güçlüden de öte neşeli ve mutlu olabilmek daha büyük mesele. bu yüzden filmi siyah beyaz olmasına rağmen sevdim. frances gibi olmak isterdim. onun düştüğü durumdan ziyade o durumda onun gibi güçlü ve mutlu olabilmek isterdim. galiba esas mesele diplerde keyifli olabilmekte; olduğu kadar hayatın tadını çıkarmak gerekiyor. bunu yapabilmek çok zor, bu yüzden yapabilene büyük saygı duyuyorum. 

Hiç yorum yok: