28 Aralık, 2017

Call Me By Your Name


film, vizyona girdiğinde twitter'da takip ettiğim birkaç kişi filmi epey övdü. hatta içlerinden biri 2017'de izlediği en iyi film oldugunu iddia etmişti. haliyle ben de epey merak etmiştim ama bir türlü torrente düşmüyordu. geçenlerde torrente düşünce altyazı da hemen çevirilince oturdum izledim.

filmle ilgili ekşi sözlükte şöyle bir yorum okudum: "eğer bir kadın-erkek aşkı anlatılmış olsa bu kadar etkileyici olmazdı." tam olarak böyle düşünüyorum. iki gay aşkı anlatılıyor. naif bir film. bu sene 2017 yapımı çok film izlemedim ama izlediğim filmler arasında en sevdiklerimden oldu. özellikle babanın oğluna yaptığı konusma izlediğim en güzel şeylerden bir tanesiydi. aile denilen şeyin bir insan için ne kadar önemli oldugunu, insanın hayatına nasıl etki edebileceğinin kanıtı niteliğinde; hayata insanı 3-0 önde başlatabiliyor. iyi bir ailede yetişmek, insanı hayata karşı daha hazırlıklı kılıyor.

film, insanı mutlu mutlu mu ediyor yoksa mutsuz mu emin değilim. spoiler olacak ama kavuşamamak tarafı mutsuz edebiliyor ama elio aslında o kadar da mutsuz değil. son sahnede, şömine karşısında onu gördüğümüzde yüzündeki şey mutsuzluk değil gibi, farklı bir duygu. adı konamayan, varsa bile türkçede adını bilemediğim bir duygu hissettiriyor.

Hiç yorum yok: