03 Ağustos, 2020

Sala samobójców. Hejter


2020 polonya menşeyi, netflix yapımı film. ingilizceye the hater olarak çevirisi yapılmış. tesadüfen netflix üzerinde denk geldim. konusu ilgimi çekince izlemek istedim. 

sınıfsal farklılıkların, kutuplaşmanın, sosyal medyada yer alana içeriklere kontrolsüzce kapılıp gitmenin nelere yol açabileceğini gösteriyor. 

tomasz, bir hukuk öğrencisi. kendisini ait gördüğü sınıfın küçük görülmesi, filmin henüz çok daha basında yemek yemesinin, konuşmasının küçümsenmesi onu içten içe toplumun elitlerine karşı dolduruyor. tabii bu aslında işin tuzu biberi... öncesinde sevdiği kız tarafından fark edilmemesi, okuldan kendince sebepsiz yere atılması tomasz'ın öfkesinin birikmesine sebep oluyor. son olarak burs aldığı elit aile tarafından aşağılanması, oraya ait görülmemesi öfkesinin patlamasına yol açıyor. 

son mahalli seçimlerde sosyal medyada birbirini karalayan partilere çok denk geldik. bunu kör göze parmak olanı ekrem imamoglu'na karsı yapılan saldırılardı. youtube reklamlarında, sosyal medyada sistematik olarak imamoglu kötülendi, yıpratılmaya çalışıldı. tomasz da girdiği pr ajansında benzer işe soyundu. rakip adayı kötüleyerek hatta toplumu kutuplaştırarak, toplumda infial yaratarak bir tarafı bezdirmeye uğraştı. ikiye bölünmüş, zıt taraflarda bulunun iki grup sosyal medya ajansları tarafından rahatlıkla piyon gibi hareket ettirilebiliyor. içinde yara olan insanların, yaraları kaşınarak onlardan nasıl bir canavar ortaya çıkabileceğini çok güzel anlatıyor film.

türkiyede de bazı partilerin trollük için ayrı birim kurduğunu, bunun için ek bütçe ayırdığını biliyoruz. yalan ve sistematik haberlere kitleleri rahatlıkla organize ettiklerine artık sürekli şahit oluyoruz. insan ister istemez filmdeki benzer hikayenin türkiyede de var olabileceğini düşünüyor. zemin olarak türkiye sosyal medya yönlendirilmelerine çok müsait. sabah, aksam sosyal medya ile yatıp kalkan, sosyal medyada gördüğü içeriğin doğruluğuna pek takılmayan insanlar bu işler için biçilmez kaftan.

film sürükleyici, derdini çok iyi anlatılabiliyor. süresi biraz uzun gibi dursa da sıkılmadan, rahatlıkla izlenebiliyor. elbette mantık hataları olabilecek yerleri yok değil. ancak filmin bütününe iyi bir film olduğunu rahatlıkla söylenebilir.

Hiç yorum yok: